Umut Bulut’u bilmeyenler yoktur sanırım?
Kendisi Ankaragücü’nde çok parlak geçirdiği yılların akabinde artık transfer planlamasını kim yapmışsa iki taraf için de gayet lüzumsuz birer tercihle Trabzonspor’a gitti…
Saç-baş yoldurmaçlar eşliğinde zaman zaman attığı gollerle takımı sırtlama çabasına girdi ama boş kaleye atamadığı gollerin sayısının çokluğu ne kadar iyi bir forvet olduğunu sorgulattı daima…
Boş kaleye gol atamamış olabilir ama bulduğu “fırsat”ı gole çevirmiş: Takımcak kampa gittiklerinde fotoğraftaki hanımefendiyle eşini aldatmış…
Sonra bu fotoğraf ortaya çıkınca eşi ayrılmayı gündeme getirip Umut Bey’in evinin inletmiş…
Akabinde inleyen kendisi olmuş, takım arkadaşı Yattara’yla sıkı fıkı olduğunu gösterircesine karısının saçlarından tutup sürükleyerek, tekme tokat “girişerek” erkekliğini göstermiş Umut Bulut!
Bu olaylar Trabzon’da oluyor…
Sosyal hayatın Ankara’yla yarıştığı bir şehirde…
Demek ki Umut Bulut bir de İstanbul’da olsaydı harem kuracaktı kendisine…
Umut’u çok severdim, lakin bu olaylardan sonra gözümüzde sadece “sahadaki 22 kişiden biri” olarak yaşayacaktır…
Futbol Dili ve Edebiyatı | 17 Ocak 2010